ABD ve İngiltere’de uzmanlar, devrim niteliğinde buluşlarla meme, yumurtalık ve kan kanseri hastaları için umut oldu...
ABD ve İngiltere’den gelen üç önemli buluş haberi kanser hastalarına umut ışığı olacak. Uzmanlar, ölümcül olabilen meme, yumurtalık ve kan kanseri rahatsızlıklarında devrim niteliğinde buluşlara imza attı. İşte milyonlarca insanın yaşamını yitirmesine neden olan kanserin 3 ölümcül türüne çare olacak keşifler...
1- Yumurtalık kanserinde ömrü 8 ay uzatan ilaç
İngiliz uzmanlar, meme ve bağırsak kanserleri tedavisinde kullanılan “Avastin” adlı ilacın yumurtalık kanseri tedavisinde de etkili olduğunu keşfetti. Etken maddesi bevacizumab olan, Amerikan Genentech adlı ilaç firmasının ürünü “Avastin”in yumurtalık kanserinin yayılmasını yavaşlattığı ortaya çıktı. Bu yumurtalık kanseri tedavisinde son 20 yıldır yapılmış en büyük keşif oldu. En pahalı kanser ilacı olarak bilinen “Avastin”in hastaların ömrünü 8 ayakadar uzattığı görüldü. Hastaların yüzde 80’inde vücuda yayılana kadar teşhis konulamayan bu ölümcül rahatsızlıkla ilgili keşif, Amerikan Onkoloji Topluluğu’nun düzenlediği bir konferansta tanıtıldı. Yumurtalık kanseri taşıyan yaklaşık 1500 kadın üzerinde yapılan araştırmada, hastalara kemoterapi tedavisi eşliğinde “avastin” verildi. Edinburgh Kanser Araştırmaları Merkezi tarafından yapılan araştırmada, “avastin” verilen hastaların 7.8 ay daha uzun yaşadıkları görüldü. Çalışmayı yürüten Dr. Charlie Gourley, konuyla ilgili olarak “Bu keşif sayesinde yumurtalık kanserini ölümcül bir hastalık olmaktan çıkarıp kronik bir hastalığa dönüştürmeyi umuyoruz” dedi.
2- Meme kanseri riskini yüzde 65 azalttı...
Amerikan Harvard Üniversitesi’nden gelen bir haber ise gün geçtikçe daha fazla görülen meme kanseriyle ilgili olarak bugüne dek yapılmış en büyük keşiflerden biri oldu. Normalde meme kanserinin tekrarlanmasını önlemek için kullanılan, etken maddesi exemestane olan “aromasin” adlı ilacın kanserin önüne geçebildiği de görüldü. Araştırma, ABD, Kanada, Fransa ve İspanya’da meme kanseri riski yüksek olan 4 bin 560 kadınüzerinde yapıldı. Çalışma sonucunda ilacın meme kanseri riskini yüzde 65 oranında azalttığı açıklandı. Üç yıllık takip süresinin ardından ilacı alan kadınlardan 11’i, placebo alanlardan ise 32’si kanser oldu.
Amerikan Harvard Üniversitesi’nden gelen bir haber ise gün geçtikçe daha fazla görülen meme kanseriyle ilgili olarak bugüne dek yapılmış en büyük keşiflerden biri oldu. Normalde meme kanserinin tekrarlanmasını önlemek için kullanılan, etken maddesi exemestane olan “aromasin” adlı ilacın kanserin önüne geçebildiği de görüldü. Araştırma, ABD, Kanada, Fransa ve İspanya’da meme kanseri riski yüksek olan 4 bin 560 kadınüzerinde yapıldı. Çalışma sonucunda ilacın meme kanseri riskini yüzde 65 oranında azalttığı açıklandı. Üç yıllık takip süresinin ardından ilacı alan kadınlardan 11’i, placebo alanlardan ise 32’si kanser oldu.
3- Kanserli hücrelerin büyümesi durduruldu
Kanser hastalığı tedavisinde çığır açacak son haber de İngiltere’den geldi. İngiliz uzmanlar, vücuttaki iki proteinin salgılanmasını engelleyerek lösemiye neden olan kök hücrelerin büyümesini durdurdu. Londra’da bulunan King’s College’dan uzmanların araştırmasına göre, MLL tipi lösemili hastalarda yüksek oranda bulunan “Hoxa9” adlı protein ile lösemiye yol açan hücrelerin büyümesine yol açtığı bilinen “Bmi1” adlı proteinler baskılanarak kanserli hücrelerin büyümesi durduruldu. Deney, fareler üzerinde yapıldı. Çalışmayı yürüten Prof. Peter Johnson, buluşla ilgili olarak “Bu yöntemle lösemiden tamamen kurtulmak mümkün olabilir” diyor.
Kanser hastalığı tedavisinde çığır açacak son haber de İngiltere’den geldi. İngiliz uzmanlar, vücuttaki iki proteinin salgılanmasını engelleyerek lösemiye neden olan kök hücrelerin büyümesini durdurdu. Londra’da bulunan King’s College’dan uzmanların araştırmasına göre, MLL tipi lösemili hastalarda yüksek oranda bulunan “Hoxa9” adlı protein ile lösemiye yol açan hücrelerin büyümesine yol açtığı bilinen “Bmi1” adlı proteinler baskılanarak kanserli hücrelerin büyümesi durduruldu. Deney, fareler üzerinde yapıldı. Çalışmayı yürüten Prof. Peter Johnson, buluşla ilgili olarak “Bu yöntemle lösemiden tamamen kurtulmak mümkün olabilir” diyor.
